16 Ekim Dünya Gıda Günü’nde dünyada yaşanan açlığa dikkat çekildi

18 Ekim 2021 Saat: 12:23
16 Ekim Dünya Gıda Günü’nde dünyada yaşanan açlığa dikkat çekildi
İzmit Kent Konseyi öncülüğü ve İzmit Belediyesi ile Gıda Mühendisleri Odası Kocaeli İl Temsilciliği’nin destekleriyle 16 Ekim Dünya Gıda Günü'nde Belsa Plaza önünde dünyada yaşanan açlığa dikkat çekildi

İzmit Kent Konseyi, İzmit Belediyesi ve Gıda Mühendisleri Odası Kocaeli İl Temsilciliği’nin iş birliğiyle 16 Ekim Dünya Gıda Günü Belsa Plaza önünde gün boyu süren etkinliklerle

açlığa dikkat çekildi. Dünya Gıda Günü etkinliğine, İzmit Muhtarlar Derneği Başkanı Kadir Kızıl, İzmit Belediyesi Meclis Üyesi Tuncay Aşkın, Muhtar hizmet masası komisyon üyeleri, DİSK bölge temsilcisi ve GENEL-İŞ Kocaeli Şube Başkanı Vedat Küçük, Ziraat Mühendisleri Odası Kocaeli Şube Başkanı Özgür Yılmaz ve yönetimi, Makine Mühendisleri Odası Kocaeli Şube Başkanı, TMMOB Kocaeli İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Murat Kürekçi ve İzmitli Muhtarlar katıldı. Gıda Mühendisleri Odası Kocaeli İl Temsilcisi Sema KOPAL, Dünya Gıda Gününde Gıda Güvenliğinin Önemi ve Artan Gıda Fiyatları hakkında konuşma yaptı.

 

STANTLAR VE SÖYLEŞİLER

Dünya Gıda Günü etkinliğinde çeşitli stantlar açılarak söyleşiler gerçekleştirildi. Etkinlik dâhilinde; sirke yapımı ve ‘Sirke Yapımı Kursu’ başvuru dağıtımı, bayat ekmekten yapılan yemek tarifleri uygulaması ve ikramı, atık yağ, geri dönüşümü ve çevre halk market stantları yer aldı. Aynı zamanda Gıda Mühendisi ve Danışman Tuba Özcan, ‘Dünya Gıda Günü’nde Güvenli Gıda Hazırlama Koşulları’, Gıda Mühendisleri Odası Kocaeli İl Temsilcisi Sema Kopal da ‘Dünya Gıda Günü’nde Gıda Güvenliğinin Önemi ve Artan Gıda Fiyatları’ isimli söyleşi gerçekleştirdi.

 

DAHA İYİ ÜRETİM, DAHA İYİ BESLENME

Gıda Mühendisleri Odası Kocaeli İl Temsilcisi Sema KOPAL, “Her yıl Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) tarafından, kuruluş yıldönümü olan 16 Ekim’de Dünya Gıda Günü kutlanmaktadır. Aslında bir kutlamadan ziyade dünyada yaşanan açlığa dikkat çekmek amaçlanmıştır. Bu yüzden de her yıl farklı bir temayla kutlanan Dünya Gıda Günü’nün bu yılki teması “Attığımız adımlar, geleceğimizdir. Daha iyi üretim, daha iyi beslenme, daha iyi çevre ve daha iyi yaşam” olarak belirlenmiştir. Ancak ne yazık ki ülkemizde ve dünyada yüksek gıda fiyatları, başta çocuklar gelmek üzere açlık çeken milyonlarca insanı göz önüne aldığımızda henüz bu temenniden hedeften çok uzak olduğumuzu görüyoruz.

AÇLIK SINIRINDA BİR YAŞAM

Dünya Bankası temel gıda fiyatlarının son üç yılda %83 oranında yükseldiğini belirtirken, FAO 830 milyondan fazla insanın yani her dokuz kişiden birinin yatağa aç girdiğini bildirmektedir. Her 4 saniyede bir çocuk açlıktan yaşamını kaybetmektedir. Ülkemizde ise, insanlarımızın %22’si yeterli gıdaya ulaşamamaktadır. Yüzde 9’u da açlık sınırında bir yaşam sürmektedir. Küresel ölçekte dört uluslararası şirket piyasayı, tohumda %58, tarımsal kimyasallarda %62, gübrede %42, hayvansal ilaçlarda %53 oranında kontrol etmektedir. Ülkemizde Et Balık Kurumu (EBK), Süt Endüstrisi Kurumu (SEK), Türkiye Şeker Fabrikaları özelleştirilerek kapatılmıştır. Bu durum gıda fiyatlarındaki kamu denetimini ve dengelemesini ortadan kaldırmıştır.

 

GIDA FİYATLARI HER GEÇEN GÜN ARTIYOR

Ülkemizde gıda fiyatlarının her geçen gün artmasının ve üreticimizin üretemez duruma gelmesinin en temel nedenlerinden biri gıda ve tarımda dışa bağımlılıktır. Ülkemiz tarımsal girdilerde neredeyse tamamen ithalata bağlı hale getirilmiştir. En önemli tarımsal girdilerden gübre yüzde 95 oranında ithalata dayanıyor. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın Ağustos 2021 verileriyle hazırladığı Tarımsal Veriler Raporuna göre, gübre fiyatlarında son bir yılda yüzde 91 ile yüzde 142 arasında artış olmuştur. Çiftçinin kullandığı tohumlukların fiyatları 2020 Ağustos- 2021 Ağustos döneminde ortalama yüzde 20-25 oranında artmıştır. Mazot fiyatlarının 2019 yılında ortalama litre fiyatı 6 lira 43 kuruş iken, 2021 Ağustos ayında 7 lira 37 kuruş olmuştur. Son bir yıllık artış oranı yüzde 19,64’tür.

 

İTHALATA DAYALI YÜKSEK TARIMSAL MALİYETLER

İthalata dayalı yüksek tarımsal girdi maliyetleri yüzünden gıda fiyatları sürekli artmakta, fiyat artışları gerekçe gösterilerek hemen hemen birçok gıda ürünü ithal edilmekte, bu bir kısır döngüye dönüşmektedir. Çok sıklıkla gümrük vergileri sıfırlanmaktadır. Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) artık “ithalat ofisi” gibi çalıştırılmaktadır. TMO, hububat, bakliyat başta olmak üzere birçok üründe yılın 12 ayı sıfır gümrükle ithalat yapabilmektedir. Yakın zamanda buğday, arpa, mısır, yulaf, çavdar, mercimek, nohut ithalatında gümrük vergileri sıfırlanmıştır. Ayçiçeğinde zaten vergi sıfırdır. 2019 yılında ürettiğimiz buğdayın yüzde 52’si oranında ithalat yapılmıştır. 2020 yılında da ürettiğimizin yüzde 48'i ithal edilerek bir dünya rekoru kırılmıştır.

 

GÜVENLİ ÜRETİCİLERDEN SEÇİLMİŞ ‘HALK MARKET’

Fiyatların yükselmesindeki bir başka önemli neden de üretilen ürünlerdeki kayıp ve fire oranının yüksek olmasıdır. Yaş meyve ve sebzede bazı ürünlerde kayıp oranı yüzde 50’yi bulmaktadır. Güzel İzmit’imizde, İzmit Belediyesi’nin Halk Market çalışması, yüksek gıda fiyatlarına karşı halkımıza önemli bir destek sunmaktadır. Halk Market, güvenli üreticilerden seçilmiş ürünlerle halkımıza güvenli gıda sunmakta, taklit ve tağşiş ürünlerden sakınmaktadır. Ayrıca, gıda ürünlerinin aracısız olarak kooperatiflerden alınması tercih edilmekte, böylece üretici de desteklenmektedir. İzmit Belediyesi’nin bu önemli ve değerli projesi Halk Market, diğer belediyelere de örnek olmalıdır. Ülkemizde gıda güvenliği ve gıda terörü kanayan bir yaradır. Tarım Bakanlığında gıda mühendisi istihdamının yetersiz olması, gıda denetimlerinin yeterli ve etkin olarak yapılamamasına neden olmaktadır.

 

ÜRETİCİ DESTEKLENMELİ

Ayrıca yüksek gıda fiyatları da, halkımızın taklit ve tağşiş gıdalara yönelmesine sebep olmaktadır. Bu durum gıda zehirlenmeleri ve tağşişlerin önünü açmakta, halkın güvenli gıdaya erişimini güçleştirmektedir. Gıda fiyatlarının düşmesi ve halkımızın ucuz, yeterli ve güvenli gıdaya erişebilmesi için; Üreticinin ağır girdi maliyetleri altında ezilmesi engellenmeli, üretici desteklenmelidir. TÜİK Ağustos ayı verilerine göre, tüketici fiyatlarında aylık bazda yüzde 1,21 artış olurken, yıllık enflasyon yüzde 19,25’e ulaştı. Gıda ürünlerinde ise, aylık artış yüzde 3,18, yıllık gıda enflasyonu yüzde 29 ile rekor düzeye ulaştı.

 

GIDA DENETİMLERİ YAPILMALI

Tarım ve hayvancılıkta, tarımsal girdilerde dışa bağımlılığa son verilmelidir. Üretici desteklenmeli, kooperatifçilik yaygınlaştırılmalıdır. Gıda denetimleri etkin ve yeterli sıklıkta yapılmalıdır. Bunun için kamuda yeter sayıda gıda mühendisi ve diğer branşlardan atamalar yapılmalıdır. Denetçilerin sadece yasalara ve kendi vicdanlarına dayanarak, etkin denetim yapabilmelerinin önü açılmalıdır. Taklit ve tağşiş gıdalar üreterek halk sağlığını tehlikeye atanlara ciddi yaptırımlar uygulanmalı, bu kişi ya da kurumlar gıda üretiminden men edilmelidir.

 

UCUZ, YETERLİ VE GÜVENLİ GIDA

Gıda Mühendisleri halkımızın güvenli gıdaya erişmesinin güvencesidir. Bu yüzden gıda mühendisi istihdamını ve Gıda Mühendislerinin mesleki saygınlığını arttıracak çalışmalar yapılmalıdır. Düşük ücretlerle uzun saatler çalıştırılmalarına karşı düzenlemeler yapılmalıdır. İstihdamı Zorunlu Personel olarak çalışan gıda mühendislerinin Oda’ların belirlediği taban ücretin altında ücretlerle çalıştırılması yasal değildir, yapılacak denetimlerle engellenmelidir.

Başta çocuklar olmak üzere tüm insanların Ucuz, Yeterli ve Güvenli Gıdaya Ulaşabileceği günler dileğiyle Dünya Gıda Günü kutlu olsun” şeklinde konuştu.

YORUMLAR

Lütfen Resimdeki kodu yazınız
UA-167564519-1