ÇANAKKALE DESTANIMIZIN 106. YILININ ARİFESİNDE "NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE"

11 Mart 2009 tarihiydi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Kürt sorunuyla ilgili ilerleyen günlerde çok iyi şeyler olacağını söyledikten tam 13 gün sonra, 24 Mart’ta Bağdat’a giderken, uçaktaki gazetecilerle sohbeti sırasında Kuzey Irak için “Kürdistan” ifadesini kullanıyor. Kuzey Irak için Kürdistan ifadesinde bulunan ilk Cumhurbaşkanı olarak Abdullah Gül tarihe geçiyor.

O dönemki Başbakan’ımız sayın Recep Erdoğan, Kürt açılımı ile ilgili DTP lideri Ahmet Türk’lebir araya geldikten sonra, sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan, "Millî birlik ve kardeşlik projemiz bir hedeftir. ." Açıklamasında bulunarak “ Demokratik açılım süreciyle bu hedefe ulaşacağız “ mesajlarını veriyor.

Bebek katili Terörist başı Abdullah Öcalan'ın çağrısıyla 19 Ekim’de 34 PKK üyesi davul ve zurnalarla Habur Sınır Kapısı'ndan girip teslim oluyor. Gelenleri karşılamak üzere Şırnak'ın Silopi İlçesi'nde yaklaşık 50 bin kişi toplanarak halaylar çekilirken, sınırda çadırlar kurulup savcılar teröristlerin ayağına kadar götürülüyor.

Neyse ki, 11 Aralık 2009 tarihinde Anayasa Mahkemesi, oybirliğiyle DTP' nin kapatılmasına karar vererek, Genel Başkan Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk'un milletvekilliğinin düşürülmesi kararlaştırılıyor.

Tarihler 16 Ocak 2010’u gösteriyordu. İçişleri Bakanı Beşir Atalay bu defa çözüm süreci doğrultusunda hazırlanan ve 4 ayrı mekanizmadan oluşan "İnsan Hakları Paketi" nin başlıklarını açıkladı. Buna göre; cezaevlerinde Kürtçe gibi farklı ve dil lehçelerde görüşme yapılmasına imkân sağlandı, özel kanalların farklı dil ve lehçelerde 24 saat yayın yapmasına izin verildi, farklı dil ve lehçelerde enstitü, araştırma merkezi kurulması yönünde YÖK karar aldı, yaşayan Diller Enstitüsü kuruldu, yol kontrollerinin azaltılması ve yayla yasaklarının asgari seviyeye indirilmesi yönünde valiliklere genelge gönderildi.

"Hukuk devletlerinde bakanlar, terör örgütünü muhatap alan gizli görüşmeler yapamazlar" denilerek, 18 Şubat’ta CHP, Beşir Atalay hakkındaki gensoru önergesini TBMM’ye sundu.

21 Şubat’ta 2010 Başbakanımız Recep Erdoğan, "Açılıma omuz verin" diyerek, demokratik açılımı ve çözüm sürecini anlatmak ve destek toplamak için 62 sanatçı ile bir araya geldi. Tüm bu yaşananların üzerine MHP lideri Devlet Bahçeli "Açılım tuzağına düşmeyin" dedi.

Allah’tan 4 Şubat 2012 Batman Cumhuriyet Başsavcılığı talimat verdi, KCK' ya yönelik operasyonlar neticesinde 41 kişi gözaltına alındı. Başbakanımız sayın Recep Erdoğan 26 Eylül’ de, Oslo görüşmelerinin çözüme yönelik olarak yapıldığını, daha sonrasında samimiyetsizlik ve terör örgütü tarafından bilgilerin servis edilmesi nedeniyle bu görüşmelere son verdiklerini açıklamasında bulundu.

28 Aralık’ta Başbakan sayın Recep Erdoğan Millî İstihbarat Teşkilatı'nın Kürt sorununa çözüm bulmak için Abdullah Öcalan'a ziyaretlerde bulunduğunu duyurdu.

3 Ocak 2013 günü Ahmet Türk ve BDP milletvekili Ayla Akat Ata İmralı'ya giderek Terörist başı Abdullah Öcalan ile görüştü.

Bir başka terör örgütünün lideri o dönemin iktidar partisinin muhterem hoca efendisi, FETÖ' terör örgütünün lideri Fethullah Gülen8 Ocak tarihinde bir açıklama yaparak "sulh için millî onur, millî gurur ayaklar altına alınmamak kaydıyla, o mefkureye saygı devam ettiği müddetçe bence el de öpülebilir, etek de öpülebilir. Heyet-i İslamiye, heyet-i milliye arasında huzurun temini adına katlanılabilecek her şeye katlanmak lazım. Hayır sulhtadır, sulh her zaman hayırlıdır" açıklaması ile sürece destek verdi.

Dönemin Hükûmeti 14 Şubat sevgililer gününde, ikinci BDP heyetinin İmralı'ya gidip Öcalan ile görüşeceğini duyurdu.

Başbakanımız sayın Recep Erdoğan 15 Şubat’ta açıklamasında, MİT ile Öcalan arasındaki görüşmelerin "İmralı Süreci" yerine "Çözüm Süreci" olarak adlandırılmasının daha doğru olacağını belirtti.

23 Şubat’ta BDP Grup Başkanı Pervin Buldan, İstanbul milletvekili Sırrı Süreyya Önder ve Diyarbakır milletvekili Altan Tan İmralı Adası'na gidip Öcalan ile görüştü. Adalet Bakanlığı'nın özel izniyle adaya giden delege PKK lideri Öcalan'ın barış için önerdiği yol haritasını kendisinden dinledi. Öcalan BDP heyetiyle Kandil'e, PKK'nın Avrupa ayağına ve kamuoyuna bir mektup gönderdi.

TÜSİAD çözüm sürecine destek vereceklerini açıkladı.

6 kişilik bir heyet PKK tarafından kaçırılan 8 işçiyi teslim almak için 11 Mart’ta Diyarbakır'dan ayrılıp Irak'a gitti. Heyet içerisinde İnsan Hakları Derneği ve Mazlumder başkanları da vardı. PKK 2 yıldır Irak'ta esir tuttuğu Türk işçileri terörist başı Öcalan’ın emriyle serbest bıraktı.

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve milletvekilleri Pervin Buldan ile Sırrı Süreyya Önder ‘in de aralarında bulunduğu heyet, 18 Mart’ta Terörist başı Abdullah Öcalan ile İmralı’ya görüşmeye gitti.

Hükûmet ile aylarca süren görüşmelerin ardından 21 Mart’ta, terörist başı Öcalan'ın mektubu hem Türkçe hem de Kürtçe olarak Nevruz kutlamaları çerçevesinde Diyarbakır'da okundu. Hükûmet çözüm sürecini halk nezdinde tanıtmak ve teşvik etmek için 3 Nisan’da "Akil Adamlar" adı verilen bir komisyon kurdu.

CHP ve MHP çözüm süreci için mecliste kurulacak komisyona üye vermeyeceklerini ve bu komisyonda herhangi bir görev almayacaklarını duyururken, Başbakanımız sayın Recep Erdoğan ilk kez Akil Adamlar Heyeti ile toplandı ve çözüm sürecini halka anlatmaları ve teşvik etmeleri için kendilerinden yardım istedi.

Bu arada yalaka medya Kandile giderek, PKK terör örgütünün silahlı kanadının lideri Murat Karayılan’a genel yayın yönetmelerini şikayet etti. Köşe yazarları ve gazeteciler kendilerine ayrılan program ve gazete köşelerinde Kandil seyahatini ballandıra ballandıra anlattılar.

25 Nisan da PKK Terör örgütü 8 Mayıs'ta Türkiye topraklarındaki bütün silahlı güçlerini Irak'a çekeceğini duyurdu. Çözüm süreciyle ilgili olarak kurulan meclis komisyonu ilk kez toplanarak kamuoyunu süreçle ilgili daha çok aydınlatacaklarını bildirdi. Akil Adamlar Heyeti Başbakan sayın Recep Erdoğan'a 9 Mayıs’ta ilk raporunu sundu ve süreçle ilgili görüşlerini paylaştı.

Başbakanımız sayın Recep Erdoğan 1 Ekim’de Başörtü yasağıyla birlikte tesettürlenmiş, demokratikleşme paketini açıkladı. Pakette çözüm süreciyle ilgili farklı dilde eğitim, seçim barajında değişiklik, eski köy isimlerinin verilmesi, öğrenci andının kaldırılması, "x, w, q" harflerinin kullanılabilmesi gibi yenilikler olduğu belirtti.

İçişleri Bakanı Beşir Atalay çözüm sürecinin bir al-ver süreci olmadığını açıkladı ve taviz verilen bir süreç olmayacağını belirtti. BDP milletvekili Gültan Kışanak açıklama yaparak, “çözüm sürecinin son bir aydır tıkandığını ve dışarıdan bir hakeme ihtiyaç duyulduğunu ifade etti.

Toplumsal Barış Yollarının Araştırılması ve Çözüm Sürecinin Değerlendirilmesi" amacıyla kurulan meclis araştırma komisyonu çözüm süreciyle ilgili 450 sayfalık bir rapor açıkladı.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesine 17 Aralık ‘ta, Türkçe ile birlikte Kürtçe "Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi" yazılı yeni bir tabela eklendi.

İçişleri Eski Bakanı ve AK Parti Ordu Milletvekili İdris Naim Şahin, çözüm sürecini de gerekçe göstererek "Bölücü terör örgütünün unsurlarıyla yürütülen ancak millî vicdan ve haysiyeti inciten ve mevzu hukuku zorlayan sürecin çözüm özelliği -belki istenmeden- çözülme hayalcilerine fırsat ve olanak sağlar duruma evrilmiştir." açıklaması ile 25 Aralık’ta Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekilliğinden istifa etti.

Başbakan Başdanışmanı Yalçın Akdoğan,  “ Abdullah Öcalan’ın, çözüm sürecini diğer Kürt aktörlerden daha iyi değerlendirdiğini ”  savundu.

9 Haziran’da Diyarbakır Lice'de gösteri yapan bir grup, 2. Hava Kuvveti Komutanlığı'nın arka kapısının olduğu bölgedeki duvardan atlayarak kışla içinde direkteki Türk bayrağını indirdi.

29 Haziran 2014’de Hatip Dicle, 1 Temmuz’da ise  KCK davasında 30 kişi tahliye edildi.

Bülent Arınç katıldığı televizyon programında gerile gerile “ sayın Öcalan demek suç olmaktan çıktı. PKK’nın kendine ait bayrağını taşımak, Öcalan’ın posterini taşımak artık bunların hiçbiri suç değil. Bu suçlamalarla cezaevlerinde yatanların hepsinin de çıktığını” söyledi.

11 Temmuz'da TBMM'den Cumhurbaşkanı onayına gönderilen çözüm süreci ile ilgili kanun 15 Temmuz'da Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından onaylanarak "Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesine Dair Kanun" adıyla 16 Temmuz 2014 tarihli Resmî Gazete'de yayınlanarak yasalaştı.

Allah’tan BDP isim değişikliğine gitti. BDP isim değişikliğiyle kapandı, yerine HDP geldi.

Cumhurbaşkanını halkın seçmesini onaylayan anayasa değişikliği ile birlikte Recep Tayyip Erdoğan %51,79 oy ile 10 Ağustos 2014 Türkiye cumhurbaşkanlığı seçimini ilk turda kazanarak cumhurbaşkanı oldu. Cumhurbaşkanı Tayip Erdoğan, görevi süresince de çözüm süreciyle yakından ilgileneceğinin altını çizdi.

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'ın "Kandil'le direkt görüşülmesini arzu ediyorum" açıklamasına KCK Eşbaşkanı Cemil Bayık "Biz her zaman açığız. Bu basın olabilir, heyetler, uluslararası kurumlar olabilir" şeklinde yanıt verdi.

Bülent Arınç yine katıldığı bir televizyon programında terörist başı Abdullah Öcalan için “ okul yıllarımızda 5 vakit namaz kılardı. Namazını kılan 3-5 arkadaşımızdan biri ifadelerinde bulundu.

7-8 Eylül 2015 de Terör örgütü PKK tarafından düzenlenen saldırılar sonucu Hakkâri ve Iğdır'da toplam 30 asker ve polisimiz şehit edildi. Kardeş Devletimiz Azerbaycan bu olaydan sonra 3 günlük millî yas ilan etti.

Bülent Arınç “ yaptığı açıklamada 3-5 kişi öldü diye meclis olağan üstü toplanmaz “ dedi.

Evini bayrak satarak geçindiren 5 çocuk babası Ali Sarıçiçek Türk Bayrağı sattığı için “ örgüt kurmak ve halkı isyana teşvik etmek “ suçlamasıyla tutuklandı.

2015 yılında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında soruşturma başlattı. 2016 yılında Demirtaş tutuklandı.

Yaklaşık 6 yıldır rehin asker ve polisimizi kurtarmak için Gara’ya giderken, bir anda Uzay’a gittik.

Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayip Erdoğan, Ay’a gideceğimizin müjdesiyle henüz yeni sevinmiştik ki, Gara’dan gelen şehit haberiyle sevincimiz kursağımızda kaldı. Şehitlerimizin haberiyle Ay’ın sevincini unutup, ülke olarak tarifsiz acıya düştük.

Doğu Perinçek katıldığı televizyon programında tebessüm ederek “ öyle her 13 kişi öldüğünde ulusal yas ilan edilmez “ dedi.

Andımızın yeniden okullarda okutulmasıyla ilgili İyi Parti’nin TBMM’ye verdiği önerge Ak Parti ve HDP’nin ret oyu, MHP'nin ise çekimser oylarıyla kabul edilmedi.

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayip Erdoğan grup toplantısında yaptığı konuşmada “ ırkçılığa dinimizde de yer verilmemiştir “ diyerek, “ bizim tek bir andı var o da İstiklal Marşımız’dır “ ifadeleriyle tepkisini gösterdi.

Allaha bin şükür ki,

Dün, HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’na verilen ceza TBMM’de okunarak vekilliği düşürüldü.

Çanakkale Destan’ın 106. Yıl arifesinde, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, HDP’nin kapatılmasıyla ilgili Anayasa Mahkemesine dava açtı da,

Aziz Şehitlerimizin böylesine anlamlı bir günde kemikleri sızlamadı.

“ NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE “